Günümüzde üretim yapan şirketler zorluklarla sürekli olarak karşı karşıya kalıyor. İş gücü eksiklikleri ve artan iş gücü maliyetleri, daha az personel ile üretkenliği sürdürmek için yenilikçi çözümler gerektirmekte.

Tüm bunlara ek olarak sürekli artan enflasyon, hammadde maliyetlerini yükselterek kâr marjlarını düşürmeye devam ediyor. Küresel rekabetin artması sonucunda üreticiler, pazara hızlı ürün sunma zorunluluğu nedeniyle zamana karşı yarışmak zorunda kalıyor.

Bu sorunların üstesinden gelmek için birçok yönetici otomasyon çözümlerine yönelmeye başladı. Otomasyonun günümüzde yaygın olarak kullanıldığı alanlardan biri de kalite kontrol ve 3D metroloji.

Peki otomasyon teknolojilerinden daha fazla nasıl faydalanabiliriz?

Üreticiler Otomasyona Karşı Hala Tereddütlü

Üreticiler, otomasyonu vazgeçilmez bir unsur olarak tanımlamasına rağmen tam otomatik üretim hatlarını benimsemekte hala tereddüt ediyorlar. Bu tereddüt, örgütsel kültür ve operasyonel düşüncelerle ilişkili

Otomasyonun Aşırı Karmaşık Olarak Algılanması

Birçok üretici için, otomasyonlu sistemlerin karmaşık olduğu algısı caydırıcı bir unsur olmaya devam ediyor. Bilinmeyen her zaman çekiniriz. Bu nedenle otomasyona geçişin mevcut süreçler ve ekipmanların radikal bir şekilde yeniden yapılandırılmayı gerektirdiği fikri diğer bir caydırıcı unsur. Robotlar ve cobot'lar gibi sofistike sistemlerin devreye alınmasının iş kayıplarına ve personel için zor bir öğrenme sürecine yol açacağına dair yaygın bir endişe de söz konusu.

Değişime karşı gösterilen psikolojik direnç, otomasyonun aşamalı olarak entegre edilebilecek ve halihazırda bilinen araçlarla yönetilebilecek bir süreç olmaktan ziyade, tamamen veya hiç olmaması gerektiği yanılgısıyla daha da pekişir.

Uzmanlık Eksikliği

Otomasyona yönelik bir diğer engel ise uzman eksikliği olduğunun düşünülmesidir. Özellikle küçük ve orta ölçekli üreticiler, ileri düzey otomasyon sistemlerini kuracak ve sürdürecek dağıtacak bir ekibi ayakta tutacak kaynaklara sahip olmayabilirler. Uzmanların rehberliğinde otomasyon yolculuğuna çıkmadan başarılı bir uygulama yapılamayacağı varsayımı, üreticilerin ilk adımları atmaktan kaçınmasına neden oluyor.

Maliyet Yanılgıları

Üreticiler, genellikle kısa vadeli mali yükümlülüklere odaklanırken, uzun vadeli tasarrufları ve verimlilik kazançlarını göz ardı ederler. Bu kısa vadeli finansal bakış açısı, otomasyonun gerçek değerini, operasyonları düzene sokma ve maliyetleri zamanla azaltma kapasitesini gölgede bırakır.

Otomatik Üretimde 3D Taramanın Rolü

Üreticiler için otomasyona geçişin ilk adımı kalite kontrolde 3D ölçüm sistemleri ve tarayıcıların sisteme entegrasyonu olabilir.

3D ölçüm sistemleri çok yönlülükleri ile üretim sürecinin çeşitli aşamalarında, ürün tasarımı ve geliştirmesinden kalite kontrol ve tersine mühendisliğe kadar geniş bir yelpazede kullanılabilirler.

İlk aşama olarak sayılabilecek ürün tasarımında 3D tarayıcılar, doğru ve detaylı modellerin oluşturulmasına katkıda bulunarak kalite için temel oluşturur. Ürünler üretim döngüsünde ilerlerken, 3D tarayıcılar anlık değerlendirmeler ve kalite kontroller için kullanılabilir. Böylece manuel yani elle yapılan işlemlerden yarı otomatik süreçlere geçiş kolaylaşır.

Bu adaptasyon yeteneği üreticilere otomasyona yönelik somut bir başlangıç noktası verir. Küçük adımlarla başlayarak tam otomasyon gerektirmeyen bir sistemle ilerleme imkanı sağlar.

Her yatırımın getirisi ile ölçüldüğü KOBİ’ler için 3D tarama teknolojileri, tam otomatik bir sistem benimsemeden otomasyona adım atmak adına maliyet etkin bir yöntemdir. Böylece KOBİ'lerin büyümeleri ve finansal rahatlık seviyeleriyle paralel olarak otomasyon kapasitelerini kademeli olarak artırmalarına olanak tanır. Bu işletmeler 3D tarama ile robotik sistemlerin gerektireceği tam ölçekli yatırımı yapmadan, üretimde artan doğruluk ve hız gibi otomasyonun avantajlarından faydalanabilirler

Uygun 3D Tarayıcıyı Seçmek

3D tarama cihazı seçerken üretim süreçlerinin ihtiyaçlarını hem şu anda hem de gelecekte karşılayabilecek birkaç önemli faktörü dikkate almak önemli. Bu faktörlere örnek olarak aşağıdakileri tartışabiliriz:

Ölçeklenebilirlik: Hem elde taşınabilir hem de otomatikleştirilebilir seçenekler sunan bir teknoloji tercih etmek en iyisi. Elde taşınabilir cihazlara yapılan başlangıç yatırımları ihtiyaçlar geliştikçe ve bütçeler izin verdikçe otomatik sistemlere geçişe olanak tanır.

Çok Yönlülük: Seçtiğiniz cihaz karmaşık geometrileri, farklı boyutlar ve çeşitli malzemeleri uzun bir ön hazırlık gerektirmeden kontrol edebilmelidir. Bu durum cihazı geniş bir uygulama yelpazesi için uygun kılar ve uzun vadede kullanılabilirliğini sağlar.

Hız ve Doğruluk: Üretkenliği ve kaliteyi sürdürmek için hız ve doğruluk esastır. Seçilen cihaz, dar toleransları ve kalite standartlarını karşılamak için veriyi hızlı ve hassas bir şekilde toplamalı.

Yazılım Uyumluluğu: Yaygın kullanılan ve kabul görmüş metroloji ve kalite kontrol yazılımlarıyla ve simülasyonlarla uyumlu çalışabilen sistemler aramak önemlidir. Bu durum üretim süreci boyunca verimli veri aktarımı ve kullanımına olanak tanır.

Tedarikçi Uzmanlığı: 3D tarayıcı seçerken, hem donanım hem de yazılımı konusunda geniş bilgiye sahip bir teknoloji tedarikçisi tercih etmek önemlidir. Zorlu üretim proseslerini ve iş akışlarını optimize ederken alacağınız desteğin kaynağı tedarikçinizdir.

3D Tarayıcılar ile Otomasyona Geçişi Kolaylaştırmak

Modern pazarların baskılarıyla karşı karşıya kalan üreticiler için, çok yönlü ve yükseltilebilir bir 3D tarama çözümü ile başlamak stratejik bir yol sunacaktır.

İşletmeler uygun 3D ölçüm teknolojisini ve uygulama yaklaşımını seçerek ürün geliştirme ve kalite kontrol süreçlerini geliştirebilir, verimliliği artırabilir, başlangıç maliyetlerini hafifletebilir ve gelecekteki otomasyon için zemin hazırlayabilirler.

3D taramaya yapılan stratejik bir yatırım, yalnızca üreticilerin mevcut ihtiyaçlarını karşılamakla kalmayacak, aynı zamanda ölçeklenebilir büyüme için temel oluşturarak yaygınlaşan otomasyon teknolojilerine adaptasyonu sağlayacaktır.

3D Tarayıcılar ile ilgili daha fazla bilgi için: www.creaform3d.com